EY MÜSLÜMAN, NE HALDESİN!
Bir gün radyo da programı yaparken misafir ettiğim zata sordum ki: “İslam ülkelerin coğrafyasında akan kan nasıl durduralabilir?” diye. Cevabı çok manidar idi:
- “Müslüman ülkesi diye gösterebileceğiniz bir ülke var mı ki!..” dedi. Acı bir gerçeği söylediği için sustum.
- “Müslümanlar, Müslümanca yaşayınca; Müslüman devletleri olursa, zülme karşı koyabilirler” dedi.
- Düşündüm, İsrail Yahudi Şeriatı ile idare ediliyor.
- Vatikan Hıristiyan Şeriatı ile idare ediliyor.
İslam alem-i diyarında İslam Şeriatı ile idare edilen tek bir ülke yok! Suudi Arabistan Şeriat ismini kullanıyor ama mana olarak asla ve asla İslam Şeriatına uyan bir yapısı yoktur!
03 Mart 1924’te Osmanlı’nın şanlı günlerinde dünyaya adalete vesile olan Hilafet kaldırıldı. Payitahta “Hilafeti kaldırmaya gelen” İngilizler bundan sonra ellerini kollarını sallayarak İstanbul’u terk ettiler. Sonra imamesi kopmuş tesbih gibi İslam diyarları bir bir sahipsiz kalıp ecnebi güçlerin eline geçti ve kimyaları bozduruldu.
Ardında 1948 de Katil İsrail kuruldu ve ABD’den sonra tanıyan ikinci ülke Türkiye oldu. Kurulduğundan bugüne kadar hep masumu kanı akıttı.
Afganistan, Irak, Doğu Türkistan, Libya, Yemen, Somali, Arakan, Mymar, Hindistan, Suriye…vb. say saya bildiğin kadar hepsinde Müslüman kanı akıyor ve maalesef hiç biri İslam Şeriatı ile idare edilmiyor.
Türkiye de bunlardan çok farklı günler yaşamadı: Müslüman demenin “suç” olduğu esaret dönemi ve “tek parti diktasında” uzun yıllar “din düşmanlığını” çekti, halen tortuları milletin ayağında “paranga” gibi duruyor!